By: admin
Eyvah, Zam Dönemi Yaklaşıyor!
Eyvah, Zam Dönemi Yaklaşıyor!
Bir yılı daha geride bırakmaya yaklaştığımız bu günlerde, şirketlerde de performans değerlendirme, yeni hedefler, stratejiler belirleme ve çalışanlar açısından merakla beklenen terfiler ve ücret artışları gibi ‘önemsiz’ detaylar üzerinde çalışılmaya ve görüşülmeye başlanıyor.
İşte tam da bu günlerde hepimiz, beklentilerimizi doğru bir şekilde dile getirebilmeyi ve taleplerimizin gerçekleştirilmesi konusunda ikna edici olabilmeyi her zamankinden daha fazla isteriz.
Birçoğumuz için terfi ve ücret artışı ile ilgili konularda taleplerimizi açıkça ifade etmek oldukça zorlayıcıdır. İsteriz ki, emeğimizin karşılığı kendiliğinden fazlasıyla verilsin. Yaptıklarımızı anlatmamıza gerek kalmasın, zaten herkes tarafından görülsün. Biz talepte bulunmak zorunda kalmayalım, işveren kendiliğinden fazlasıyla tatmin edici olsun bu konularda.
Ancak hayaller ve gerçekler konusunu bilirsiniz, elbette durumlar iş yerlerinde her zaman hayal ettiğimiz gibi olmuyor. Hatta maalesef beklentilerimiz karşılanmadığında, adaletsizliklerle dolu bir ortamda çalıştığımız hissiyatına dahi kapılabiliyoruz.
Bu değerlendirme dönemlerini biraz olsun daha rahat atlatabilmek adına kendimiz için neler yapabiliriz, gelin birlikte bakalım.
Yıl Boyu Hedeflerinizi/Başarılarınızı Not Alın
Belki de değerlendirme dönemlerinde sizi en rahatlatacak şeylerden biri bu olacaktır. Mutlaka yıl içinde yöneticinizle takip ettiğiniz ortak bir iş listeniz, bir ajandanız vardır. Siz de kendi notlarınızı tutun. Bunu aylık olarak yapabilirsiniz. O ay içerisinde tamamlanan önemli işlerinizi not alabilirsiniz örneğin, ya da şu kadar iş bekleniyordu benden, bu kadarını tamamladım, bu ay bu kadar satış yaptım gibi sayısal veriler ile çalışmalarınızı kayıt altına alabilirsiniz.
Yıl sonunda “Ben benden beklenen herşeyi yerine getirmiştim oysa” gibi bir savunma geliştirmek durumunda kalmak yerine, elinizde rahatlıkla sunabileceğiniz, ölçülebilir veriler olur. Emin olun, görüşmeye çok daha rahat başlamanıza büyük katkısı olacaktır.
İş Arkadaşlarınızla Bir Araya Gelmeye Çalışın
Yıl içerisinde kendi kabuğunuza çekilip, yılda sadece birkaç kez performans değerlendirme görüşmelerinde kendinizi ifade etmeye çalıştığınızda, bunun ne kadar etkili olabileceğini düşünüyorsunuz gerçekten? İş ortamında kimseyle iletişim kurmayan birinin, terfi etme olasılığı nedir örneğin?
İş ortamımızı evlerimize taşıdığımız bu dönemde, iletişim kurmanın da şekli değişti elbette. Ofis ortamında çalışırken iş arkadaşlarımızla yemeğe çıkma, kahve molalarında sohbet etme imkanımız varken, evden çalışan birçok kişi artık aynı ekipte olduğu kişilerle sadece bilgisayar ekranı üzerinden görüşebiliyor, hatta hiç yan yana gelmemiş olabiliyor.
Uzaktan çalışıyorsanız ve imkanınız varsa, yine de arada sırada ofise uğramaya çalışın. Dışarıda bir yerde buluşup, iş arkadaşlarınızla bir çalışma günü geçirmeyi de teklif edebilirsiniz alternatif olarak. Farklı il veya ülkelerde yaşıyorsanız, yine de iş arkadaşlarınız veya yöneticinizle bir sonraki online toplantınızı herkesin evinden değil de yakınındaki bir kafeden katılacağı şekilde organize edebilirsiniz. Uzaktan da olsa, ev / ofis dışında bir mekanı, ortamı paylaşmak, kısa da olsa farklı bir sohbet konusu açılmasına, karşınızdaki kişiyi iş dışında da biraz olsun tanımanıza yardımcı olacaktır.
Etkili İletişim Kurmanın Önemi
İş yerinde ciddi olmak, asık suratlı olmak anlamına gelmez. Gülümsemeyi ihmal etmeyin. Göreceksiniz ki, talebiniz kolay kolay geri çevrilmeyecek. Yanınıza öfkeyle gelen kişi, sizi gördüğünde sakinleşecek. Saygılı ve çözüm odaklı davranın.
İşinizi yaparken iş listenizi, önceliklerinizi belirleyin ve bunları yöneticinizle paylaşın. Yardım alabileceğiniz işler var ise, yardım talebinizi nazikçe dile getirin. Siz de başkalarına yardımcı olun. Evet, işler hiçbir zaman yetişmiyor, ama emin olun kolaylıkla yapabileceğiniz bir işe yardımcı olmanız, siz bunu karşılık beklemeden yapsanız da mutlaka size olumlu bir şekilde geri dönecektir. En basiti, iş arkadaşlarınızın size olan sevgisi olarak karşılık bulur yardımınız, bu da oldukça huzur verici bir şey değil mi sizce de?
Kendi işinize de, başkalarının işlerine ve çalışma şekillerine de saygı gösterin. Ortak kesişme noktalarını belirleyip, aradaki süreçte kendinizi de, birlikte çalıştığınız kişileri de özgür bırakın.
Samimi olun. Ancak bu, iş hayatınızdaki konuşma ve yazışmalarınızın özel yaşantınızdaki ile aynı olacağı anlamına gelmiyor. İş hayatınızda gerek konuşma, gerekse yazışma dilinin önemi çok fazladır ve bu konuda özenli davranmalısınız. Şanslıysanız, bir e-mail’e veya telefon görüşmesine ne şekilde başlamak, ne şekilde bitirmek gerektiğini size işe yeni başladığınız zamanlarda öğreten, gösteren bir yöneticiniz veya arkadaşınız vardır veya olmuştur. Değilseniz, kendi tecrübelerinizi kendiniz oluşturursunuz, ne de olsa herkes kendisine nazik davranılmasından hoşlanır ve bunu kolaylıkla farkedebilir.
Yazılı ve sözlü iletişim kurmanız gereken işleri ayırmak da iletişimin önemli bir detayıdır. Sözlü iletişim elbette her zaman bir adım öndedir, kabul. Ancak onay almanız gereken, tercih yapılması istenen vb. konularda, öncesinde sözlü olarak mutabık kalınsa dahi, sonucun yazılı olarak paylaşılması, tüm taraflar için kolaylık ve güven sağlayacaktır. Kötü niyetli olmasa da, onca iş arasında birşeyler karıştırılabilir, unutulabilir. Söz uçar, yazı kalır.
Kısa ve net cümleler kurun, beden diline özen gösterin. İyi bir dinleyici olun. Anlattıklarınız kadar, karşı tarafı dinlemek de önemlidir. Önyargılı olmayın. Yöneticinizin sizi etkileyen, sizi rahatsız eden bir kararı olduğunda, bu konuda neden bu şekilde bir karar verdiğini sorun ve cevabını içtenlikle dinleyin. Kendi rahatsızlığınızı dile getirin ve bu konuyu düzeltmek için birlikte bir çözüm geliştirmeyi teklif edin.
Networking Fırsatlarını Kaçırmayın
Az önce de belirttiğimiz gibi, kendi halinde sessizce işini yapıp kimseyle iletişim kurmayan bir çalışanın, işinde yükselme şansı çok fazla olmayacaktır. İş ortamınızda farklı kişilerle sohbet edip, gerçekleştirilen etkinliklere olabildiğince katılmaya çalışın. Hem sosyal hem iş çevrenizde yeniliklere ve farklı kişilerin fikirlerine açık olmak, önemli ve geliştirilmesi gereken bir beceridir. İş yaşantınızda basamakları tırmanırken, olmazsa olmazlardan diyebiliriz.
Pazarlama ve Satış Becerileri
İşinizi geliştirmek veya kolaylaştırmak üzerine çok güzel fikirler geliştiriyorsunuz. Ancak bunların çoğunu paylaşamıyorsunuz. Belki de yanlış kişilerle paylaşıyorsunuz ve bir şekilde bu fikirler sizin yaratıcılık puanınıza eklenmiyor.
İşlerinizi tam zamanında ve eksiksiz yapıyorsunuz. Ancak ekip toplantılarına girmekten nefret ediyorsunuz, girseniz de neredeyse hiç sesiniz çıkmıyor ve varlığınız farkedilmiyor.
Siz müthiş bir iş çıkarıyorsunuz, kısacık bir sürede kusursuz çalışan bir sistem kuruyorsunuz mesela. Fakat işi yapan siz değil, Satış departmanındaki o arkadaş yapıyor işin reklamını ve sizin adınızı kimse duymuyor. Proje onun projesi oluyor.
Siz on adet iş yaparken, yanınızdaki arkadaşınız bir işi tamamlıyor, fakat yöneticinizle onun arası hep çok daha iyi.
Siz molasız çalışıyorsunuz, fakat şirket içinde çokça sohbette olan arkadaşınız terfi ediyor, siz değil.
Bu ve benzeri şeyler tanıdık geliyor mu size de? Öyle ise, mutlaka pazarlama ve satış becerinizi geliştirmelisiniz. Benim karakterim böyle, yapamıyorum gibi cümleler duyuyorum sanki. Olabilir, fakat bunun iş hayatına yansıyan kısmını değiştirebilirsiniz. Maalesef yaptığımız işin değerinin bilinmesi için bazen, işverene bunu üzerinde durarak göstermek gerekebiliyor. İlk başta da belirttiğim gibi, başarılarınızın çetelesini tutun. Sırası geldiğinde ortaya koyun.
İşinizi süsleyin. Bu kısım değiştirebileceğiniz bir şey mesela. Evet, gerekli eğitimleri alarak, biraz da başarılı kişileri izleyip takip ederek, yaptığınız işi daha güzel sunmanın yollarını öğrenebilirsiniz. Sunumlar ve listeler hazırlayabilir, görselliği etkileyici olacak şekilde göz önüne getirebilirsiniz işlerinizi.
Şirket için önemli olan projelerde gönüllü olmayı isteyebilir, tanınırlığınızı arttırabilirsiniz.
Ara Dönemlerde Görüşme Talep Edin
Taleplerinizi dile getirmek için değerlendirme dönemini beklemeyin. Ara dönemde de bir görüşme talep edebilir, yöneticinize uygun olduğu bir zamanda bir kahve molası vermeyi veya öğlen yemeğini birlikte yemeyi teklif edebilirsiniz.
Kendi istek ve görüşlerinizi kısa ve net cümlelerle, hazırlıklı olarak sunabilir ve fikirlerini önemsediğinizi, kendiniz ile ilgili yorumlarını öğrenmek istediğinizi söyleyebilirsiniz.
Yetersiz olduğunuz düşünülen konularda ve sizin kendinizi yetiştirmek istediğiniz, işinize katkı sağlayacağını düşündüğünüz konularda eğitim ve mentorluk talep edebilirsiniz.
Ücret artışı ve terfi ile ilgili konularda, gerekçelerinizi göstererek, beklentinizi ilgili dönem gelmeden önce ifade edebilirsiniz. Böylece o dönem geldiğinde talepleriniz gerçekleşmedi ise, ileriye yönelik ortak bir platformda buluşulabiliyorsa devam eder, bu konuda anlaşamıyorsanız vakit kaybetmeden farklı bir iş arayışına yönelebilirsiniz.
Yeni Yıl, Yeni Umutlar
Yılın sonuna geldiğinizde, biraz vakit ayırarak, o yıl iş hayatınızda neler olup bitti diye şöyle bir düşünün. Kendinize neler kattınız, yeni şeyler öğrendiniz mi, işlerinizi zamanında yetiştirebildiniz mi, siz kendiniz memnun musunuz çıkan sonuçtan. Kendinize vakit ayırabildiniz mi? Peki yıl içinde mutlu muydunuz? Hayır ise, nedeni tam olarak neydi? Takdir edildiniz mi, emeğinizin karşılığını alabildiniz mi? Çalışma ortamınız keyifli miydi?
Siz gerçekten gönül rahatlığı ile üzerinize düşeni yaptığınızı, ve beklentilerinizi de düzgün bir şekilde dile getirdiğinizi düşünüyorsanız, arkanıza yaslanın ve sonucu bekleyin.
Unutmayın, iş yerine bağlılık, işveren için de, çalışan için de çok değerlidir. Karşılıklı olarak ortak noktalarda buluşmak durumundasınız. Bu doğrultuda, sonucu belirleyen tarafın işveren olduğu, kabul edip etmeyecek olanın da çalışan olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yani bu durumda, son kararı veren sizsiniz.
Performans değerlendirme dönemindeki sonuçları değerlendirip, eğitim ve mesleki bilgi açısından gelişiminize önem vererek, işimizi saygı çerçevesinde güzel arkadaşlıklarla süsleyebileceğiniz ve motive bir şekilde verimli bir çalışma hayatı içerisinde ilerleyeceğiniz bir ortamınız, yeni hedeflere umutla başlayacağınız bir kapanış olması dileğiyle.